Üye Girişi
x

Giriş Başarılı.

Yanlış Bilgiler.

E-mail adresinizi doğrulamalısınız.

Facebook'la giriş | Kayıt ol | Şifremi unuttum
İletişim
x

Mesajınız gönderildi.

Mesajınız gönderilemedi.

Güvenlik sorusu yanlış.

Kullandığınız Sosyal Medyayı Seçin
Yeni Klasör 8 yıldır sizin için en güvenli hizmeti veriyor...

Teknoloji dünyasındaki son gelişmeler ve sürpriz hediyelerimiz için bizi takip edin.

!!NÜKLEER SKANDAL !!!

> 1 <

SwM_EsRa

grup tuttuğum takım
Çavuş Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 346 ileti
Yer: plasenta
İş: savaşını veriyor
Kayıt: 23-10-2006 08:13

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
kırık link bildirimi Kırık Link Bildir! #146399 05-12-2006 14:51 GMT-1 saat    
Dünya üzerinde halen 32 ülke nükleer enerji kullanıyor. Bu ülkelerde faaliyette olan 443 nükleer santral yılda toplam 370 bin megavatt elektrik enerjisi üretiliyor.

Bu rakam toplam dünya elektrik enerji üretiminin yüzde 18'ine eşit. Ancak santraller bu üretimi yaparken diğer yandan da her yıl toplam 12 bin ton nükleer atık üretiyor. Bu atıkların tam olarak nerede depolanacakları ise tam bir bilmece. Zira başta Avrupalı ülkeler olmak üzere birçok devlet kendi topraklarında nükleer atık depolamak istemiyor. Bunun nedeni ise nükleer atıkların etrafa yaydıkları radyasyonun çok ölümcül olması ve bir felaketin yaşanmaması için atıkların uzun yıllar büyük bir dikkatle saklanmasının gerekmesi.

Etkisi 293 bin yıl sürüyor

Tuzla ile başa çıkamayan Türkiye, 300 yıl nükleer atıkları kontrol edecek! Tuzla'da yaşanan kimyasal atık olayı akıllarda yeni bir soru yarattı: Henüz kimyasal atık sorununu dahi kontrol edemeyen Türkiye nükleer atık problemini nasıl çözecek?

Nükleer atıklarla ilgili en büyük sorun ise atıkların çevreye çok uzun yıllar aralıksız olarak radyasyon yaymaları. Örneğin, nükleer atık içerisinde bulunan Plutonyum 239 adındaki izotopun ışıma gücünün yüzde 100'den yüzde 99'a düşmesi için 24 bin 400 yıl geçmesi gerekiyor. Bu izotopun radyasyon yaymaması için ise toplam 292 bin 800 yılın geçmesi gerekli. Son rakamlar ortalama bir nükleer santralin yaklaşık 3-5 milyar dolara mal olduğunu gösteriyor. Böyle bir santral yılda yaklaşık 11 milyar kilovattsaat enerji üretiyor.

Diğer yandan aynı santral yılda ortalama 60 metreküp radyoaktif atık açığa çıkarıyor. Atıkların ortadan kaldırılması ise ortalama 38 milyon Euro'ya mal oluyor. Bu teknolojiyi kullanan ülkeler atıkları 70 dereceye varan yüksek ısıları nedeniyle önce santral yakınlarında bulunan soğuk su havuzlarında 'dinlendiriliyor'. Bu dinlendirme 5 yıl sürüyor. Ardından ara depolama safhası başlıyor. Soğuyan radyoaktif maddeler toprak altına gömülmeden önce ışıma oranı düşmesi için genellikle toprak üzerinde bulunan 'ara depolarda' yaklaşık 30 yıl daha bekletiliyor.

Türkiye'nin nükleer santral projesi neleri kapsıyor?

*Nükleer santrallerin yanı sıra nükleer enerji üretim tesislerinde yerli katkının en yüksek düzeye çıkarılması.
*Yerli tasarım ve üretime dayalı araştırma ve güç reaktörleri ile parçacık hızlandırıcılarının kurulması.
*Tıp ve endüstrinin radyoizotop ihtiyacının yerli olanaklarla karşılanması.
*Uranyum zenginleştirme dahil yakıt çevrimi tesisleri kurulması.
*Uranyum ve toryum aranması.
*Nükleer Teknoloji Merkezi kurulması.
Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) Başkanı Okay Çakıroğlu, 43 kritere bakılarak nükleer santralin yapılacağı yerin Sinop olarak belirlendiğini söyledi.



SİNOPTAAA KURUCAKLARMIŞ BİDE K.L*.KLARR!!!!!
Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) Başkanı Okay Çakıroğlu, ''nükleer santral konusunda 8 yer önerdiklerini, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu yerler içinde bulunan Sinop'u ilan ettiğini'' söyledi. TBMM KİT Komisyonu'nda konuşan TAEK Başkanı Çakıroğlu, nükleer santralin nereye yapılacağı konusunda Türkiye genelinde detaylı teknik incelemelerde bulunduklarını anlatarak, deniz suyu sıcaklığından, iklim, rüzgar ve havanın durgunluğuna kadar 43 kritere göre 8 yer belirlediklerini ifade etti.

Belirlenen yerlerin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a arz edildiğini, Başbakan'ın ise bunlar içerisinde bulunan Sinop'u ilan ettiğini bildiren Çakıroğlu, nükleer santral yapılacak yerde bir de teknoloji merkezinin kurulmasının öngörüldüğünü, Sinop'un bu açıdan da uygun olacağını vurguladı.

CHP Yozgat Milletvekili Emin Koç'un Sinop dışında nereleri önerdiklerini sorması üzerine Çakıroğlu, Eskişehir'deki Sarıyer Barajı'nın kenarındaki göl alanını, Konya'da birkaç yer, Trakya'da da Kırklareli'nde bir yer önerildiğini belirtti. Bunlar içerisinde de Sinop'tan sonra ikinci olarak öne çıkan yerin Sarıyer Barajı kenarındaki göl alanı olduğunu anlatan Çakıroğlu, bu
yerin 8-9 tonluk reaktörlerin taşınmasının göz önüne alınması sonucunda tercih edilmediğini söyledi.

Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) Başkanı Okay Çakıroğlu, 3-3,5 yıl içerisinde 100 megavatlık (mw) bir araştırma reaktörü üreteceklerini, 2015 yılındaki hedeflerinin ise Türkiye'nin hiçbir ülkeye ihtiyaç duymadan nükleer santral yaratacak yeteneğe kavuşturulması olduğunu bildirdi.

TAEK'in 2004 yılı hesaplarının görüşüldüğü TBMM KİT Komisyonu'nda konuşan Çakıroğlu, nükleer enerjinin sadece Türkiye için değil, dünya
için önemli bir enerji kaynağı haline geldiğini kaydetti.

Son iki yıldır TAEK'in, hükümetin ortaya koyduğu siyasi irade doğrultusunda ciddi şekilde yeniden yapılanma çalışmaları başlattığını anlatan Çakıroğlu, Sinop'da yerleşim alanlarına uzak 60 bin dönümlük bir alanda nükleer teknoloji merkezi ile bunun hemen yakınına kurulacak nükleer reaktörler için gerekli yerlerin hazırlanmasına başlanması için karar alındığını hatırlattı.

Kurum olarak 2 yıldır sessiz sedasız gerekli tedbirleri aldıklarını anlatan Çakıroğlu, nükleer enerji konusunda 10 yıllık bir program hazırladıklarını bildirdi. Enerjiyi kontrol eden ülkeler ve kuvvetlerin şimdi de nükleer enerjiyi kontrol etme ihtiyacı hissettiklerini belirten Çakıroğlu, bazı ülkelerde nükleer enerjiye ilişkin mevcut çalışmaların hızlandığını kaydetti.

Çakıroğlu, ''Dünyada nükleer Rönesans denilen bir dönüşüm başladı.Hesap edilen şudur; 2020'li yıllarda fosil yakıtlar yakılamaz hale gelebilir'' dedi.

''KURUM ORTA VADEDE İKİYE AYRILMALI'

Okay Çakıroğlu, alt komisyonun önerileri sırasında yaptığı konuşmada ise TAEK'in araştırma-geliştirme ile nükleer düzenleme, denetleme ve lisanslandırma konusunda 2 ayrı işlevi olması gerektiğini, bu nedenle kurumun orta vadede ikiye ayrılması gerektiğini söyledi.

TAEK'in nükleer düzenleme ve denetleme unsurlarını içeren regülatör bir kuruluş olması için yasal mevzuatta bir değişiklik yapılması gerektiğini ifade eden Çakıroğlu, konuyla ilgili düzenlemeyi hazırladıklarını, mevzuat değişikliği taslağının da bu yıl içerisinde TBMM'ye sunulacağını ifade etti.

WHITE WESTINGHOUSE YETKİLİLERİ GELECEK

''Milletvekillerinin birkaç ay önce Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler ile ABD'ye yaptığı gezinin nükleer santrallerle ilgili olup olmadığının'' sorulması üzerine Çakıroğlu, Bakan Güler'le ABD'ye gittiğini, fakat gitme amacının nükleer santral olmadığını
söyledi.

ABD'de nükleer santral konusunda ''kaynamalı su reaktörleri ile basınçlı su reaktörleri'' olmak üzere 2 teknolojinin kullanıldığını anlatan Çakıroğlu, basınçlı teknolojiyi White Westinghouse, diğerini ise General Electric firmasının yaptığını söyledi.

White Westinghouse firmasının 2 yıl önce İngilizlere, ardından Japonlara geçtiğini hatırlatan Çakıroğlu, ''Dolayısıyla ABD teknolojisiyle ilgilenmiyoruz. White Westinghouse'nin 'AP 1000' adında çok yeni bir teknolojisi var, bu teknoloji ABD'de dahi yok, biz bununla ilgileniyoruz. Bunu da önümüzdeki günlerde bu firmadan gelecek yetkililerle görüşeceğiz'' diye konuştu.

Nükleer santral konusunda eski teknolojilerle kesinlikle ilgilenmediklerini vurgulayan TAEK Başkanı, ''Ülkemize yanlış şeylerin girmesine hiçbir şekilde müsaade etmeyeceğiz. Biz de ülkemizi seviyoruz'' dedi.

ÖZEL SEKTÖRÜN NÜKLEERE İLGİSİ

''Özel sektörün nükleer santralle ilgilenip ilgilenmediği'' konusundaki bir soru üzerine Çakıroğlu, yarın Enerji Bakanlığı'nda özel sektör yetkilileriyle nükleer santral konusunun görüşüleceğini ve özel sektörün bu konuyla ilgili hazırlıklarının dinleneceğini bildirdi.

Çakıroğlu, bir nükleer santralin yapım maliyetinin 1 kilovatlık (kWh) enerji başına 900 dolar ile 1.800 dolar arasında değiştiğini
kaydetti.

TAEK Başkanı Çakıroğlu, Türkiye'nin şu anda 9 bin ton civarında uranyum rezervi bulunduğunu, uranyum madeni arama çalışmalarının da devam ettiğini ifade etti.

''SİNOP RESMİ OLARAK AÇIKLANDI MI?''

Bazı milletvekillerinin, ''Sinop'un daha önce Başbakan tarafından resmi olarak açıklanıp açıklanmadığını'' sormaları üzerine Çakıroğlu, geçen cumartesi Sinoplular Gecesi'nde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, nükleer santralin Sinop'ta yapılacağını açıkladığını söyledi.

Çakıroğlu, başkana önerilen 8 yer arasında Sinop dışında, Sarıyer Barajı göl kenarında bir alan, Konya'da birkaç yer, Trakya'da Kırklareli yakınlarında bir yer olduğunu vurguladı.Türkiye'yi nükleer enerji teknolojisini satın alan değil, üreten bir ülke haline getirmeyi hedeflediklerini belirten Çakıroğlu, 3-3,5 yıl içerisinde 100 megavatlık (mw) bir araştırma reaktörü yapacaklarını, 2015 yılı hedeflerinin ise hiçbir ülkeye ihtiyaç duymadan nükleer santral tasarlayacak yeteneğe kavuşmak olduğunu bildirdi. Konuşmaların ardından TAEK'in 2004 yılı hesapları 927 milyar 68 milyon lira gelir fazlası ile ibra edildi.


HADİİ BUNADA GÖZ YUMALIMM OLURMU!!!VE BU HALE GELELİMMM ...AŞŞAIDA...



bağlantıyı göster (facebook ile) bağlantıyı göster (klasik üye girişi ile)



bağlantıyı göster (facebook ile) bağlantıyı göster (klasik üye girişi ile)



bağlantıyı göster (facebook ile) bağlantıyı göster (klasik üye girişi ile)



bağlantıyı göster (facebook ile) bağlantıyı göster (klasik üye girişi ile)



bağlantıyı göster (facebook ile) bağlantıyı göster (klasik üye girişi ile)

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


> 1 <