Üye Girişi
x

Giriş Başarılı.

Yanlış Bilgiler.

E-mail adresinizi doğrulamalısınız.

Facebook'la giriş | Kayıt ol | Şifremi unuttum
İletişim
x

Mesajınız gönderildi.

Mesajınız gönderilemedi.

Güvenlik sorusu yanlış.

Genetik Kopyalama Nedir

Genetik Kopyalama Nedir Hakkında Bilgi - Genetik Kopyalama Nedir Nedir Özet


Araştırmalar



Genetik Kopyalama Nedir?

Teknik olarak genetik kopyalamanın "Bir memeli hayvan yumurtasından, vücut hücresinin çekirdeğinin yeniden programlanabileceği ve onu bütün bir birey oluşturabilme potansiyeline sahip kılabileceği" gerçeğine dayanan bir süreç olduğu belirtilmektedir. Bir başka söyleyişle, "Klonlama (kopyalama), tek bir hücre çekirdeğindeki genetik malzemeden. birbirinin özdeşi çok hücreli canlıların üretilmesidir." Wilmut ve arkadaşlarının başardıkları, bir koyunun meme hücresinden hareketle bütün bir koyunu "yaratabilmek"tir. Bu durum, doğal eşeyli üreme yöntemlerinin çok dışında, onların tümünü altüst eden bir yapıyı ve işleyişi haber vermektedir. Tarımda ve hayvancılıkta daha verimli türlerin yaratılması konusunda umut verici kabul edilen bu teknikle, soyu tükenmekte olan türlerin bu tehlikeden korunabileceği, organ aktarımı sorununun ortadan kaldırılabileceği de öngörülmektedir.
Kopyalama Olgusu Üzerine Toplumsal Düzeyde Bazı Etik Sorular

Kimi uzmanlar Dolly'den haberdar olunmasıyla başlayan bir "kakafoni"den söz etmektedirler. Öyle ki akla pek de kolay gelmeyecek hemen tüm ilginç olasılıkların ve gizli tehlikelerle dolu öykülerin, bu süreçte dile getirildiği belirtilmektedir. Bu tür sorulardan birkaçı şöyle dile getirilebilir:
 
•  "Yedek parça depoları" yaratmaya hakkımız var mıdır?
•  Onayları alınmaksızın, kuşakları araştırma deneği yapabilir miyiz? Ayrıca onların doğal genetik miraslarını değiştirme hakkımız var mıdır?
•  Gelişmiş ülkelerde kopyalamaya yasaklamalar getirirken, geri kalmış ülkelerde uygulanmasına göz yummak bilimi emperyalizmin hizmetinde yapmaz mı, ya da varolanı daha da pekiştirmeyecek midir?
•  Cinselliğin rastlantısallığını ortadan kaldırmak ve üremeye hükmetme şansı/fırsatı nereye kadar zorlanacaktır?
•  Genetik çeşitliliğin kopyalama yoluyla önlenmesi, evrim olgusunun bir önkoşulundan da vazgeçildiği anlamına gelmeyecek midir?
•  Kopyalama çalışmalarını kimler paraca desteklemektedir? Bir başka deyişle bu araştırmalar kimin denetimindedir? Başlıca destekleyicinin ilaç ve hayvancılık sektörü olması nasıl yorumlanabilir?
•  Kopyalama sonuçlarının, dünyada farklı birkaç merkezden "pıtrak" gibi birbiri arkasından müjdelenmesi ve hem de bunun "deli dana" krizinden anlamlı bir süre sonra
ortaya çıkması bir rastlantı mıdır?
•  Bilim-ticaret ilişkisi ya da bağlantısı nasıl kurulabilir? Özelde de genetik bilgiye dayalı buluşların, "patent hakkı" konusuna nasıl açıklık getirilebilir?



Sonuç

  Belki tüm bu soruları bir anda yanıtlamak olası değil, ancak sırf medyanın bilime bakışına dikkatleri çekmek açısından bile, Dolly'nin iyi bir örnek olduğu açıktır. Bir yandan iletişim ortamının kopyalamaya neden dört elle sarıldığını ve onu nasıl haberleştirdiğini göz önünde bulundururken, öte yandan da araştırma sürecinin nasıl işlediğini dikkate almak da bir zorunluluktur. Laboratuarlarda çoktan tamamlandığı halde, kopyalama hakkında halkın neden (o anda) bir şey bilmediğini merak etmenin doğru olduğu söylenebilir. Bilim daima "yarışmacı" bir nitelik taşımıştır ve bir anlamda "mucitler" son dakikaya kadar sessiz kalmak zorundadır. Bilginin ne zaman ve nasıl yayılacağı konusundaki kurallar, özellikle de genetik için son yıllarda önemli bir dönüşüm göstermiştir. Bilimde "satılabilirlik" nedir? Bilim etiği gözüyle nasıl açıklanabilir? Dr. Wilmut'la yapılan her görüşmede, ekranın bir köşesinde destekleyici ilaç şirketinin sinyallerini (PPL Therapeutic) görmek bizi şaşırtabilir mi? Yoksa birkaç yıl önce
Birleşik Devletler Teknoloji Aktarım Yasası'nın çıkarılmasıyla, artık bilim üretenlerin "ticari ortamın kurallarına göre alışıyor olmaları"nı, "yasal" ve "genel doğru" olarak mı kabul etmeliyiz? Belki de laboratuarında kopyalanmış ma "sessiz" bekleyen koyunlar varken, bu buluşun 'PL'nin borsa değerinde önemli bir değişiklik yaratmanın, araştırmanın medyaya aktarılmasını teşvik ettiğini e bilmek zorundayız. Dolly'de de olduğu gibi, bilimden teknolojiye transfer öyle çabuk gerçekleşmektedir ki bilimlerin de onları destekleyicilerin de "ne yaptıkları", "nasıl yaptıkları" ve "nereye kadar gidecekleri" konusunda düşünmek için zamanları olmamaktadır. Belki de bu tempoda çok yakın bir gelecekte "etiğin gerçekten var ve gerekli olduğunun" altını çizerken, bir yandan da "tükenişin tek çaresinin etik değerlerine bağlı bilimsel düşünceden geçtiğini" kabullenmek zorunda kalacağız.
Tıbbi araştırma için insan kopyalamaya onay
İngiliz hükümeti, Dolly'i kopyalayan İskoç kurumunun öncü bilim adamına, tıbbi araştırma için insan embriyonunu kopyalama izni verdi.
İngiliz hükümeti, ilk kopya koyun "Dolly"nin dünyaya gelmesini sağlayan İskoçya'daki Roslin Enstitüsü'nün hayvan kopyalama araştırmaları öncüsü Ian Wilmut'a, tıbbi araştırma için insan embriyonunu kopyalama izni verdi. Geçen yıl ağustos ayında insülin üreten hücrelerin şeker hastalarına nakledilmesi araştırmalarına yönelik Newcastle Üniversitesi'ne verilen onaydan sonra, İngiliz hükümetinin klonlama alanındaki ikinci izni oldu.






Bebek için değil
Kürtaj karşıtlarının karşı çıktığı bu alandaki yeni araştırmaların, insanların kopyalarının veya "klon bebek" yaratılmasına yönelik olmadığı vurgulandı. "Dolly"nin öncüsü Dr. Ian Wilmut ile Londra Psikiyatri Enstitüsü'nden Dr. Christopher Shaw, izni kas erimesi hastalığının tedavisinde insan hüclerinden yararlanmak amacıyla kullanacaklar.

Sağlıklı sinir hücresi yaratılacak
Hastalıkta beynin bağlı olduğu merkezi sinir sistemine müdahale edilemediği için tıpta insan hücresi kopyalanmasından faydalanılması önemli çığır açabilecek yeterlikle tahmin ediliyor. İnsan hücresi kopyalama izniyle, insan embriyonundan alınacak kök hücrelerinin sinir hücrelerine dönüşümü ve sağlıklı embriyonlarda sinir hücrelerinin gelişimi üzerinde çalışılacak.






1


Bunun hakkında hemen düşüncelerinizi ya da sorunlarınızı yazabilirsiniz...

Hızlı Yorum Sistemi
x

Mesajınız gönderildi.

Mesajınız gönderilemedi.

Güvenlik sorusu yanlış.

İsim Email Şifre Kuran'daki ilk sure

Yorumlar :

Henüz yorum yapılmamış