Üye Girişi
x

Giriş Başarılı.

Yanlış Bilgiler.

E-mail adresinizi doğrulamalısınız.

Facebook'la giriş | Kayıt ol | Şifremi unuttum
İletişim
x

Mesajınız gönderildi.

Mesajınız gönderilemedi.

Güvenlik sorusu yanlış.

Iyilik Ve Yardimseverlik

Iyilik Ve Yardimseverlik Hakkında Bilgi - Iyilik Ve Yardimseverlik Nedir Özet


Araştırmalar



İYİLİK VE YARDIMSEVERLİK


İYİLİK VE KÖTÜLÜK.
      Bir gün İYİLİK ve KÖTÜLÜK bir deniz kıyısında karşılaştılar.
   Ve dediler:
     “ Haydi denize girelim.”
   Ve giysilerini çıkartıp sularda yüzdüler. 
Bir süre sonra Kötülük, kıyıya dönüp İyiliğin giysilerine büründü ve yoluna gitti.
   İyilik de denizden çıktı ve kendi giysilerini bulamadı. 
      Ama çıplak olmak utandırıyordu onu, çaresiz Kötülüğün giysilerine büründü.
   Yoluna devam etti.
       O gün bu gündür erkekler ve kadınlar onları birbirine karıştırır.
Ancak içlerinden İyiliğin gözlerinde ki ışıltıyı bilen kimileri vardır ki,
   giysilerine bakmaksızın tanırlar onu.
      Ve yine Kötülüğün yüzünü bilen kimileri de vardır ki,
   giysi onu gözlerinden gizleyemez..


Peygamber Efendimiz (sas) “Ben güzel ahlâkı tamamlamak üzere gönderildim.” buyuruyor. Dinimizce teşvik edilen güzel ahlâk özellikleri kişinin kendisiyle ve çevresiyle barışık olmasını sağlayan kişilik özellikleridir. Bu özellikler küçük yaşlardan itibaren kazanılabilir. Bu kişilik özellikleri duygusal zekanın gelişmesiyle de ilişkilidir. Yardımseverlik, iyimserlik, alçak gönüllülük, güler yüzlülük gibi dinimizce teşvik edilen kişilik özellikleri sosyal uyumu kolaylaştırmakta ve kişinin ruh sağlığını korumasını sağlamaktadır.
Kişi kendi davranışlarını özeleştiriden geçirirken kişiliği üzerinde de tahlillerde bulunabilir. Bazı özellikleri değiştirmek için önce farkındalık gerekir ki; kişilik bozukluklarının tedavisi için birinci şart –bütün psikolojik rahatsızlıklarda olduğu gibi– farkındalıktır. İşte yüce dinimiz güzel ahlâkı teşvik ederken, bu farkındalığı sağlamakta ve güzel ahlâka ters düşen kişilik bozukluklarının tedavisini kolaylaştırmaktadır. Yüce dinimizin teşvik ettiği ve sosyalleşmeyi sağlayan kişilik özelliklerinden bazıları şunlardır: 
GÜLER YÜZLÜLÜK 
Güler yüzlülük dinimizin çok teşvik ettiği özelliklerden biridir. O kadar önemli görülmüştür ki güler yüz göstermek sadaka sayılmıştır. Gerçekten de güler yüz göstermek karşımızdaki insana pozitif enerji vermemizi sağlar. Güler yüzün aksi asık suratlılıktır ki mutsuzluk, bedbinlik, kötümserlik, kişinin karşısındakine negatif enerji yaymasına ve onda olumsuz tesirler oluşturmasına sebep olur. Bütün insanlar kötü bir bakıştan, sıkıntılı bir yüzden olumsuz olarak etkilenirken, güler yüz bütün insanları rahatlatır. Güler yüzlülük insanlar arasında muhabbeti artırır. Mutluluk için çok önemli olan sosyalleşmeyi kolaylaştırır. 
GÜZEL SÖZ SÖYLEMEK
Güzel söz söylemek, olumlu duyguları ifade etmektir ki dinimizce teşvik edilmiştir. Teşekkür etmek, sevgiyi ifade etmek ve güzel davranışlara teşvik etmek gibi pek çok güzel davranışla alakalı olan güzel söz söylemenin, iletişim bilimindeki ve sosyal ilişkilerdeki önemi bilinmektedir. 
YARDIMSEVERLİK 
Yardımseverlik gerek fiziksel gerekse maddi olsun, vericilik, cömertlik gibi güzel ahlak özellikleri ile ilişkilidir. Aksi cimrilik olup, cimrilik de kötü huylardandır. Yardımın güler yüzle yapılması, yapılan yardımın başa kakılmaması da dinimizin teşvik ettiği davranışlardandır. Yardımseverlik yine sosyallik ile ilişkili olumlu kişilik özelliklerindendir. Cimrilik ve kendi menfaatini düşünmek gibi olumsuz özellikler ancak yardımseverlikle önlenebilir. 
ALÇAK GÖNÜLLÜLÜK 
Alçak gönüllülük (tevazu) kişinin sahip olduğu güzel özelliklerle başka insanlara karşı üstünlük taslamaması demektir. Bu, kişinin sahip olduğu güzel özelliklerinin farkında olmaması demek değildir. Aksine güzel özelliklerin farkında olmak; fakat bunu kendinden bilmemektir. Kişi güzel özellikleri kendisine Allah tarafından verilmiş nimetler olarak kabul eder ve bundan dolayı şükreder. Bu özellikleri daha fazla geliştirmeye çalışır. Alçak gönüllülük kişinin diğer güzel özelliklerini gölgeleyecek şekilde olmamalıdır. Dinimizde ifrat ve tefrit yasak olduğu için alçak gönüllülüğün kişinin haklarından mahrum olmasına sebep olacak derecede olmaması gerekir. Tevazu, kişinin çevresindekilerin onu tanımasına engel olacak derecede olmamalıdır. Tevazuun aşırısı, kişinin kendisini çok aşağı görmesi (aşağılık kompleksi) zıddı ise kibirdir, büyüklenmedir. 

Bunun hakkında hemen düşüncelerinizi ya da sorunlarınızı yazabilirsiniz...

Hızlı Yorum Sistemi
x

Mesajınız gönderildi.

Mesajınız gönderilemedi.

Güvenlik sorusu yanlış.

İsim Email Şifre Kuran'daki ilk sure

Yorumlar :

1. şükrn yolladı.   02-01-2014 12:42  

süperr