Üye Girişi
x

Giriş Başarılı.

Yanlış Bilgiler.

E-mail adresinizi doğrulamalısınız.

Facebook'la giriş | Kayıt ol | Şifremi unuttum
İletişim
x

Mesajınız gönderildi.

Mesajınız gönderilemedi.

Güvenlik sorusu yanlış.

Kullandığınız Sosyal Medyayı Seçin
Yeni Klasör 8 yıldır sizin için en güvenli hizmeti veriyor...

Teknoloji dünyasındaki son gelişmeler ve sürpriz hediyelerimiz için bizi takip edin.

Arka Bahçe Röportajı

> 1 <

LoK!

grup tuttuğum takım
Binbaşı Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 3660 ileti
Yer:
İş:
Kayıt: 05-07-2006 13:15

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
kırık link bildirimi Kırık Link Bildir! #233199 30-06-2007 12:52 GMT-1 saat    
Arka Bahçe Röportajı

Amerikan çizgi romanları eli yüzü düzgün Türkçe edisyonlarla Arka Bahçe Yayıncılık sayesinde tanıştı. Süper kahramanlardan Neil Gaiman'ın Sandman'ine dek bir çok çeviri çizgi roman yayınlayan Arka Bahçe, Temmuz'da çıkardığı yerli yapım Karabasan ile bir kez daha tüm dikkatleri üzerine çekti. Orkun Peşinci, Yayınevinin sahibi Ahmet Kocaoğlu ile geçmiş, şimdi ve gelecek hakkında bir söyleşi yaptı. Hepimizin merak ettiği soruların yanıtını aradı!






Arka Bahçe'nin Türk üretimi bir çizgi roman çıkarma fikri [Karabasan] nasıl ortaya çıktı?

Çizgi roman okumak istiyordum, kimse çıkartmıyordu.

Türk üretimi daha önce yayınlanmış çizgi romanlar hakkında fikriniz?

Onları okuyarak çizgi roman okuru oldum. Beğendiklerim, beğenmediklerim de var. Ama çıktıkça hepsini hala biriktiriyorum.

Karabasan için, derginin içinde ve her ortamda bir ilk diyorsunuz, ama daha önce Türk üretimi çizgi romanlar çıktı ve hatta Karaoğlan hala periyodik olarak yayınlanıyor. Sizin yayın tarzınıza benzer Ergün Gündüz'lerin Akrebin Gölgesi var.

Buzdolabından önce tel dolap kullanılıyordu. Tel dolap bir ilk ise, buzdolabı da ilk değil midir? Bu da öyle bir şey, gelişim sürecinden çıkmış bir şey. Akrebin Gölgesi'nin oluşumu aşamasında Ergün beyle görüşmelerimiz de olmuştu, yaptıkları iş mükemmel bir işti. Ama Türkiye'de olmanın şanssızlığı belki de. Sonuç olarak ürünümüz onların yaptığından farklı. Daha ziyade onlarınki Avrupa kökenli, Heavy Metal tandanslı bir şeydi ve çoğu Türkiye'deki mizah dergilerinden çıkma, kısa öykülerden oluşan hikayelerdi.

Biz ise Karabasan'la, tek maceradan oluşan tek karakterden oluşan format olarak amerikan çizgi romanını esas alan, 96 sayfa veya 48 sayfada biten bir çalışma yaptık.

Karabasan'ı çıkarmaya nasıl karar verdiniz?

Çizgi roman okumaya devam ederken aynı zamanda Gerekli Şeyler dükkanı sayesinde dünya çapında bir çok çizgi romanı okuma fırsatı bulduk. Bu sayede oralardaki yazar ve çizerleri daha iyi tanıdık. Belli bir zaman sürecinde de neden bizde olmasın, neden biz bunlar gibi bütün dünyada satılan, filmleri çevrilen bir şeyler yapmayalım fikri gelişti. Üstüne üstlük adamlar kendilerine özgü temaları milyon kere işledi. Bizim burada birbirimize anlattığımız öyküler bile daha heyecanlı ve hiç biri işlenmemiş. Öykü kaynayan bir millet öyküsünü anlatmıyor. Yazı, müzik film olarak yavaş yavaş bir trend başladı, şimdi sıra çizgi romanda.

Buralılığı benimseyen bir adamım. Burayı seviyorsan burayla ilgili bir şeyler anlatmak istersin.

Peki Karabasan'ın oluşumu nasıl şekillendi?

Bir Türk çizgi romanı çıkarma isteğimizi etrafımıza duyurduk ve yayınladığımız dergiler vasıtasıyla çizgi roman okurlarına haber verdik.

Tabii orada tepkiler geldi, amatör istemiyoruz dedik, yüksek bir çıta koymuşuz gibi geldi. Bu doğru. Yüksek bir standart istedik. Amerika'da yazan ortalama bir yazardan ve çizerden daha düşük performans beklemedik. O yüzden oradaki ortalama kişileri çıta olarak koyduk.

Yine de çoğunlukla amatörce işler geldi. Çok ciddi olarak hazırlanmış proje karşımızda Çapa Çizgi Roman grubunun hazırladığı Karabasan vardı. Onları da daha önceden tanıyorduk. Geri kalanı hızlıca şekillendi.

Karabasan yeni bir hikaye mi yoksa Çapa Yayın grubunun daha önce fanzin olarak çıkarttığı ve piyasada kolay bulunmayan dergilerinin [Fırtına] devamı niteliğinde mi?

Devamı değil öncesi gibi. Bu hikaye, kronolojik olarak onların yayınladıklarının, Fırtına'nın öncesinde geçiyor.

Karabasan yanlış bilmiyorsam 4 sayılık bir seri. Hakikaten 4 sayı sonra bitecek mi?

4 sayı sonra bitmesini istemiyoruz ama bir dinlenme süreci gerekebilir. Gerçekten zahmetli bir iş, dışardaki firmalar gibi bu işi ekip olarak yapamıyoruz. İş 2 kişinin omzunda. Ama devamını, bir ara süreçten sonra, mutlaka getirmek istiyoruz.

Herkes duymamış olabilir ama Karabasan'ın bir de imza günü yapıldı ve ilk defa bir çizgi romanın 5 renkli, değişik kapak çizimli özel bir sayısı bu imza gününde satıldı. İmza günü nasıl geçti?

Az duyurulmasına rağmen beklemediğimiz bir talep oluştu. Ama asıl amaç ileride bir Türk çizgi romanının da değerlenmesiydi. Koleksiyoncular için ilerde yüksek paralara satılabilecek bir şey yapmak istedik, bu yüzden özel bir sayı yaptık ve sadece 500 tane basıldı. Kim bilir 10 sene sonra bu 500 adet özel sayı kaç lira olur.

Sıcağı sıcağına, Karabasan satışları hakkında bir fikir oluştu mu?

Kesin satış rakamları elimize geçmedi ama konuştuğumuz, iletişim içinde olduğumuz satıcılardaki bütün dergilerin tükendiğini biliyoruz.

Karabasan Türkiye dışındaki pazarlarda yayınlanacak mı? Böyle bir uluslararası hedefi var mı?

Amacımız da bu zaten. Karabasan da böyle bir amacın ilk adımı. Türkiye pazarı malum. Kendimizi bir balıkçı teknesine benzetiyorum. Burada ancak lüfer balığı tutabilirsin, o da şansın varsa. Ama biz kılıç balığı tutmak istiyoruz. Gerekirse Türk çizgi romanlarını sadece yurt dışında yayınlarız. Bu da araştırınca sanıldığı kadar çok zor değil.

İsmi “Çekirdek”. Karabasan'ın başarısından güç alarak kısa zamanda bu dergiyi de çıkarmak istiyoruz.


Karabasan'ın en azından sizin istediğinizi vermiş görünmesi ve bu uluslarası pazar fikirleriniz, kısa vadede başka çizgi romanların da bizi beklediği anlamına mı geliyor. Hakikaten planlanan başka bir Türk çizgi romanı daha var mı?

Var. İsmi “Çekirdek”. Karakterin değil de derginin isim babası olmaktan gurur duyuyorum. Öyküsünü daha önce okumuştum. Aslında Karabasan'dan önce yapmayı düşündüğümüz serilerden biriydi ancak ekonomi nedeniyle bunu ertelemiştik. Karabasan'ın başarısından güç alarak kısa zamanda bu dergiyi de çıkarmak istiyoruz.

Bu dergiyi de mi Çapa Çizgi Roman grubu yapıyor?

Yine Karabasan'ın yazarı Hakan Taçal yazıyor ve çiziyor, tabii ki diğer Çapa Çizgi Roman grubundakiler yardım ediyor.

Çekirdek'in konusu ne olacak? Bizi neler bekliyor?

Karabasan'la aynı zaman ve aynı dünyada geçiyor ve sıkı bağlantılar var. Şimdilik tek söyleyebileceğim baş kahramanının bir kız olduğu....

Arka Bahçe'nin bundan sonra Türk çizgi romancılığı için hedefleri nedir? Ve Türkçe çizgi roman dergilerini kaç adete kadar çıkartmak istiyorsunuz?

Hedef mümkünse bir stüdyo kurmak. Burada çizer ve yazarı birleştirmek istiyoruz. Şu anda bunu yapamıyoruz. Her zaman da çizer ve yazar birbirini bulamıyor. Buna ön ayak olmak istiyoruz. Çıkacak çizgi romanlar için bir sınırımız yok.

5 inandırıcı proje gelsin 5'ini de yaparız. 10 olsa yine yaparız ama 20 tanede düşünürüz.

Kendine güvenen Türk yazar ve çizerlerinin ÇR yapmak için Arka Bahçe'ye nasıl başvuracaklarını söyler misiniz?

Kullandığımız başvuru yöntemi bizim için değil bütün dünya için geçerli: Konunun kısa bir özeti, karakterlerin tanımı ve çizimleri, projenin bir kara kalem hali, bir çinilenmiş ve bir de renklendirilmiş hali. Ayrıca yazar ve çizerin Cv'si. Bir dosya içerisinde… Bize gelip projelerini hemen sunabilirler.

Bunlar henüz amatör bir uğraş için yüksek standartlar, kimse sizin standartlarınızda bir projeyle gelmezse ne yapacaksınız? Bu hayalinizden vaz mı geçeceksiniz?

Türkiye'de çok iyi yazarlar var. Bu yazarların hikayelerini yabancı çizerlere çizdirmeyi düşünüyoruz. Aslına bakarsanız Türkiye'deki en büyük eksiklik hikaye ve yazar değil “çizgi roman çizeri”. Ressam değil, çizgi roman çizeri.

Bulamazsak belki yarın öbür gün Alex Ross veya Romita Jr. a çizdirilmiş bir Türkçe öyküyle karşınıza çıkarız.

Türkçe çizgi romanlar dışında Arka Bahçe yıllardır Spider man ve X-men'i ve bunun yanında daha bir çok Amerikan çizgi romanını ısrarla yayınlıyor. Yakın zamanda yeni bir yabancı çizgi roman projesi var mı?

Zaten dergilerde duyurusunu yaptığımız Hulk yolda. Hemde 3 ayrı dergi olarak. Hulk filmiyle birlikte piyasada olacaklar. Eskiden yayınlayıp ara verdiğimiz Batman, dünya süperstarı Jim Lee'nin çizgileriyle tekrar geliyor.

Satış kaygısı beraberinde para kazanma isteğini getirirken, birlikte en iyiyi de arama çabasını getiriyor.


Dönem dönem yayınladığınız Sandman ciltleri var, bu devam edecek mi? Niye bu kadar yavaş çıkıyorlar?

Hızlı satmadığı için yavaş çıkıyorlar ama biliyoruz ki DC de Sandman'i ciltleriyle keşfetti. Aslında Amerikan okuru da bu seriyi ciltlerle keşvetti. Bu zaman aldı, Türkiye'de de zaman alacak.

Yayınlamaya kesinlikle devam edeceğiz. Bu çizgi roman okullarında okutulan seriyi biz prestij icin gerekirse zarar etsek bile dibine kadar çıkaracağız.

Arka Bahçe hep Amerikan çizgi romanı yayınladı, yerli çizgi roman yaratımında bile Amerikan tarzını seçti. Diğer ülkelerden, özellikle İtalyan, Belçikalı-Fransız çizgi romanlara nasıl bakıyorsunuz?

Ben bütün ülke çizgi romanlarını okuyan biriyim. Ancak Amerikan çizgi romanında olan satış kaygısının diğer ülke çizgi romanlarında olmadığını görüyorum. Satış kaygısı beraberinde para kazanma isteğini getirirken, birlikte en iyiyi de arama çabasını getiriyor.

Eğer siz belli bir süre bir öykü yazıp veya çizip satışta bir artı değer getirememişseniz Amerika'daki dev pazarda barınmanız çok zor. Bu eleyici anlayış, belki bazılarına göre ticari anlayış en iyiyi bulma yolunda da yardımcı oluyor.

Diğer ülke çizgi romanlarına bakınca yazar ve çizer yıllarca derginin başında kalıp belli bir süre sonra memur gibi çalışıyor. Amerika'da ise eski yazar ve çizerler saygıyla anılıyor ama aynı seride devam edemiyorlar çünkü onları geçenler her zaman oluyor.

Anladığım kadarıyla Arka bahçe hiç bir zaman Avrupa çizgi romanı yayınlamayacak.

Evet. Ama sevmediğimden değil. En iyiyi, en sonu ve en yeniyi yayınlamak istediğimiz için.

Kendi merakımdan soruyorum Ahmet Kocaoğlu'nun şu sıralar takip ettiği çizgi rokanlar nedir?

Crossgen'den Ruse, Sojourn, Route 666. DC Vertigo'dan 1000 bullets, Fables. Marvel'ın neredeyse hepsi ve özellikle mini serileri. Image'dan da Eric Larsen'in Savage Dragon'u.
Çok sevdiğim, Türkiye de hiç tanınmamış DC'nin Paradox lineından çıkan “Brookly Dreams”i de ayrıca çok tavsiye ediyorum.

Bir dakika! Eric Larsen 100 sayıyı aşkındır Savage Dragon'un devam eden ve hiç değişmeyen yazar ve çizeri. Demin Avrupa çizgi romanları için bunu bir problem olarak lanse ettiniz.

Eric Larsen dergisini vahşi bir pazarda, Amerika'da yayınlıyor ve hala devam edebiliyor. Demek ki okumak lazım. Bazı şeyleri inadına yapıyor.


Alıntı

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


BU ÜYEYE ERİŞİM ENGELLENMİŞTİR

Ankara 1. Sulh Ceza Mahkemesi,23/08/2008 tarih ve 2008/318 nolu kararı gereği bu üyeye erişim TELEKOMÜNİKASYON İLETİŞİM BAŞKANLIĞI'nca engellenmiştir.
> 1 <