Sensizliğin adı soğuk!
Özü duru,
Özü sevgi dolu,
Özü sabır..
Sensizliğin adı soğuk!
Dilimde güçlü bir hırs,
Var gücüyle gizliyor koşup çıkmak isteyen kelimeleri,
- sensiz olmazları, seni özledimleri.. -
Sensizliğin adı soğuk,
Kürtaj masasından kaçarken, artık çok geç olduğunu fark eden bir anne gibi,
Dokuzuncu ayın, onuncu gününe kadar umutla bekleyebilirken,
Saklanması gereken büyük bir suç gibi,
Kendini doktorun ellerine istemeye istemeye bırakan..
Sensizliğin adı soğuk,
Kalbimin çekirdeği,
Aşk için oluşan ilk hecelerim,
Yorgunluk bilmeden gece gündüz giderim,
Durmadan,
Durmak nedir bilmeden uzayan yollarda,
Çeker giderim senden..
Kafaya koyduğum ayrılıklardan,
Masum bir "hale" şeklini alır düşlerimde yokluğun,
Öylesine günahsız bakarım,
Ki, acıdan ölsem, toprak çekerim üstüme..
Sensizliğin adı soğuk,
Yeniden koşuyorum yollarda,
Nefes nefese, soluk soluğa kalmışım,
Boşluğumda bir yerlerim sıkıştırıyor kalbimi,
Korkmuyorum, morga girmiş kadar soğuk kalabilirim,
Efkârlardayım,
Bunalımlarda,
Çakılmışım kalmışım küflü bir düşünceye,
Hayır olmaz!
"Vurgun" kadar kontrol edilebilir bir şey yokluğun,
Ellerimde, ellerimde..
Kurşun denize düşerse,
Öldürürdü seni silahın sesi,
Kulakların dayanmazdı balıkların çığlığına,
Defalarca intihar ederdin habersiz.
Ölürdün gururundan,
Ölürdün yine geçmezdin kendinden bir kere,
Uçan kuşlar anlatamadılar sana,
O kadar yakın, o kadar yakındın ki onlara,
Her göç mevsimi, önce senin pencerene yaklaşır,
Önce seninle vedalaşırlardı,
Sırf sen terk edilmek zordur bilesin diye..
Yüksek binaların vasat sevdalısısın sen,
Alt katlarda yaşanan sevdalara kulak asmazsın,
Atmosfere ne kadar yakınsan,
O kadar uzaksın yerçekiminden,
Bina altı sevdaların samimiyetini bilmezsin sen,
Toprak kadar örtücüdür,
Toprak kadar büyütmeye yürekli,
Yüreğin sağır gibi..
Sensizliğin adı soğuk,
Vazgeçiyorum,
Sokaklar buz gibi,
Rüzgar buz gibi,
Işıklar üstüme sönüyor,
Koşuyorum yalnız yollarda,
Ellerimde değilken ellerin..
Kaçıyorum kendimi de arkama alarak,
Mayhoş bir hal alıyor bakışlarım,
Ayaklarım benim değiller sanki,
Üşüyorum, sadece üşüyorum,
Karanlık çok,
Görmüyorum önümü,
Sessiz çok,
Duymuyorum sesimi,
Ellerimde ellerin yok..
Düşüyorum,
Kayıyor yollar ayaklarımın altından,
Direncimi kırıyor çıkan fırtına,
Düşüyorum,
Kimse yok..
Neredesin? Korkuyorum çok..
Üşümüş bu dünya,
Düşmüş hayaller ayaklarımın altına,
Yürüdükçe ağlıyor hatıralar,
Görülmeyen kan revan çok..
Yatağıma saklanan düşler,
Korkuyorlar çok,
Tüm kâbusları saklayarak gözlerimle,
Dişlerimi kenetledim birbirine,
Sarıl bana, sarıl bana çok..
aLıntıDır
