Üye Girişi
x

Giriş Başarılı.

Yanlış Bilgiler.

E-mail adresinizi doğrulamalısınız.

Facebook'la giriş | Kayıt ol | Şifremi unuttum
İletişim
x

Mesajınız gönderildi.

Mesajınız gönderilemedi.

Güvenlik sorusu yanlış.

Kullandığınız Sosyal Medyayı Seçin
Yeni Klasör 8 yıldır sizin için en güvenli hizmeti veriyor...

Teknoloji dünyasındaki son gelişmeler ve sürpriz hediyelerimiz için bizi takip edin.

Amerika'da araba almak...

> 1 <

venoM
۞.fnym.۞

grup tuttuğum takım
Yarbay Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 2040 ileti
Yer:
İş: venoM
Kayıt: 14-03-2006 14:13

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
kırık link bildirimi Kırık Link Bildir! #120494 10-09-2006 20:07 GMT-1 saat    
BAŞTA ŞUNU SÖYLEYİM Okumayanlar Lütfen yorum yapmasınlar.Okuyanlarda Yorumunun Başına ben okudum yazmasınlaR PLEASE(Lütfen )

Yazı Amerika'da yaşayan bir Türk'ün ilk arabasını anlatıyor.Bana komik geldi.
Umarım beğenirsiniz.

Ben Araba Aldım

Amerika`da arabasız yaşamanın nasıl "imkansız" olduğunu bilen bilir. Ben 1,5 yıldır bu imkansızı başardım. At arabalarına otostop bile yaptım ve sonundaaaa... "Gün bugündür" diye, kılıç kalkan kuşanıp araba almak üzere yola çıktım.

Burada "kredi geçmişiniz" yoksa, "adam değilsin"iz. O yüzden de gözümün kaldığı canım jipleri falan adece okşamakla yetindim... Büyüyünce inşallah.

Nasıl yağmur yağıyor, araba falan görmenin imkanı yok. Bizim kayıbiraderle Car Club diye bir galerinin bahçesine girdik. 10 tane araba var, 50 tane de eli şemsiyeli adam var. Beni yaka paça içeriye soktular. "Bizden istediğin arabayı alırsın, para da buluruz, kredi de veririz, pop corn bedava, t shirt de ilavesi, hayatının sonuna kadar arabayı ücretsiz de yıkarız..." ay adamların 20’si tepemde. Mecburen alacağım artık da... Ben patlamış mısır sevmem ki. "Ben naneli çikolata isterim" diye tutturdum. Ne zaman koştu? Ne zaman aldı? Anlayamadım, önüme naneli çikolatayı da koydular. Hangi arabayı falan aldığım belli değil henüz, kağıtlar çıktı, 18 bin dolara bir şey alıyorum ama ne aldığım söz konusu değil, bana kredi de alacaklar. Faiz oranının %25 olduğunu öğrenince "Offf bunaldımmm, daral geldiii... Bırakın beni nefes alıcammm" diye kendimi yağmurun altına attım, bunlar peşimde. Kayınbirader kırk yılın başı işe yaradı da, beni kurtardı ellerinden. Arkamdan hala "Dondurma da vereceğizzz" diye bağırıyorlardı.

Sonra sahtekar tipli bir adama gittik. Adam hangi arabayı beğensem "O yaramaz" diyor. Allah allah gül gibi arabaları, çöplüğe atacakmış, bana satmıyor. Sonra iğrenç bir araba gösterdi. Hani Beyoğlu’nun arka sokaklarında, içi kırmızı ışıklı, arkası yünden karpuz dilimli, aynasından kocaman bir çift zar, yetmezmiş gibi bir de CD sallanan arabalar olur ya? Aynısı... Bir tek içinde, biriyantinli saçlı, çizgili elbiseli, altın dişli adamı eksik (arabanın "ne arabası"na benzediğini söyliycem de... Terbiyem müsade etmiyor:-)))

Kayınbirader bayıldı arabaya. Ben ağlamaklıyım, Araba üstüne üstlük "karaktersiz" bir renk. Sütlü kahve. Nefret ederim sütlü kahveden çünkü üstünde sütün kaymağı olur. Arabaya baktıkça midem bulanıyor. Bunlar allem etti, kallem etti, ben kendimi adama paraları sayarken buldum. Sahtekar adam, 1 kuruş düşmediği gibi, bir de üstelik bana "Bu fiyata sen bu arabayı satın almadın, çaldın benden" dedi.

Ay bu araba çok korkunçççççç. Hem de çok komik:-)) Kontağı çalıştırdığın anda, kapılar otomatik kitleniyor, antenler çıkıyor, radyo kendiliğinden çalışıyor, kadının birisi avaz avaz bağırıyor "çabuk emniyet kemerini takkk" diye. Arabanın içinde kıyametler kopuyor. Ben panik içinde gaza basıyorum ama o cadı kadın bir türlü susmak bilmiyor. Kemeri taktım sonunda, bu defa da başka konular açtı. Kadında vıdı vıdı edecek konu o kadar bol ki, ne derse yapıyorum, yine de bir türlü yaranamıyorum:-)))

Arabanın içi ayrı bir alem. Hani ön camla, yan kapıların birleştiği yer olur ya? Orası yuvarlak dönüyor. Amerikan bar gibi. Dolaplar falan var içinde. Farlar için yanda, gece lambası gibi bir şey var, ona basıyorsunuz. Güneş siperliklerindeki makyaj aynaları pek güzel. Bir de "konser ses sistemi" var, gümbür gümbür disko gibi oluyor içerisi. En sevindiğim şey ise: Saunası var:-)) Koltuklar hamam gibi oluyor (ben sıcağı pek severim) romatizmaya falan bire bir bu araba. Yazın deniz kenarında kuma gömülmeye gerek yok.

Kayınbirader pek sevdi bu arabayı, onun başına bela edeyim ben şu geveze kadını en iyisi. Bir türlü susmuyor, yol boyunca, benzin bitiyor, benzin bitiyor, yağ değişecek, yağ değişecek diye susmak bilmedi şom ağızlı, sonunda benzin bitti, yolda kaldım da lafı ağzında kalakaldı...

Yarın ben bu arabayla işe gideceğim ha?? Vay halime. Hepinize sevgiler ve kazasız belasız günler diliyorum. Kendime de :-)

Gamze Erkök Neer
Indiana

ALINTIDIR.

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


> 1 <