Üye Girişi
x

Giriş Başarılı.

Yanlış Bilgiler.

E-mail adresinizi doğrulamalısınız.

Facebook'la giriş | Kayıt ol | Şifremi unuttum
İletişim
x

Mesajınız gönderildi.

Mesajınız gönderilemedi.

Güvenlik sorusu yanlış.

Kullandığınız Sosyal Medyayı Seçin
Yeni Klasör 8 yıldır sizin için en güvenli hizmeti veriyor...

Teknoloji dünyasındaki son gelişmeler ve sürpriz hediyelerimiz için bizi takip edin.

hükümdarlar serisi 3

> 1 <

3xPoLiT

grup tuttuğum takım
Çavuş Grup
Hat durumu Cinsiyet Özel mesaj 338 ileti
Yer: bilinmezlerde
İş: CoDeR
Kayıt: 13-01-2007 15:20

işletim sistemim [+][+3][+5] [-]
kırık link bildirimi Kırık Link Bildir! #154683 15-01-2007 18:37 GMT-1 saat    
Şah Tahmasb (1514 - 1576)


Şah Tahmasb, 22 Şubat 1514'te İsfahan'da doğdu. Şah Birinci İsmail'in oğlu olan Şah Tahmasb, Çaldıran Savaşı'ndan sonra Horasan'a gönderildi. Bir süre Sebzvar ve Herat'ta kaldı. Şiilerin ve Safevilerin tanınmış bilgin ve şeyhlerinden özel öğrenim gördü.


1521'de Sultaniye'deki babasının yanına dönen Şah Tahmasb, Şah İsmail'in ölümü üzerine 1524'te tahta çıktı. Osmanlı Devleti'nin 1533 Irakeyn seferini açmasını neden olacak sınır olayları onun zamanında yoğunlaştı. Ulama Paşa'nın Osmanlılara sığınması, Bitlis Bey'i Şeref Han'ın Safevilere yaklaşması bu savaşın başlıca nedeniydi. Şah Tahmasb, 1528'de Özbeklere karşı yaptığı ilk savaşını kazandıktan sonra Bağdat'a yürüdü. Burayı Osmanlılara teslim etmeyi düşünen Musullu Zülfikar Bey'i yenerek, Bağdat'a girdi.


Özbeklere, Horasan'a yeni akınlar düzenliyorlardı. Bu nedenle 1529'da Horasan'a dönmek zorunda kalan Şah Tahmasb burada iki yıl kaldı. Osmanlı tehlikesi artınca da tekrar batıya yöneldi. 1533'te Osmanlı Veziri Azamı İbrahim Paşa Doğu Anadolu'ya geldi ve bölgeyi denetimi altına aldı. 1533-34 yılları boyunca Bitlis, Adilcevas, Erçiş ve Van'dan sonra Azerbaycan'ın başkenti Tebriz'de, Osmanlı kuvvetlerince ele geçirildi. Irak'a yönelen Osmanlı padişahı Kanuni Sultan Süleyman, Bağdat'ı aldı. Şah Tahmasb'da Tebriz'i kurtararak Van'a yürüdü. Bu nedenle Kanuni Sultan Süleyman ikinci kez İran'a geldi.


Bu süre içerisinde kesin bir barış imzalanamamıştı. Sınır olayları eksik olmadı. Buna rağmen Osmanlı tehlikesini atlatmış görünen Şah Tahmasb, Horasan seferine çıktı. Özbekleri zayıflatarak bir tehlike olmaktan çıkardı. 1540-48 yılları arasında Gürcistan seferine çıktı. Kanuni Sultan Süleyman, 1548'de düzenlediği seferle Doğu Anadolu'da Şah Tahmasb'ın aldığı yerleri yeniden Osmanlı topraklarına kattı. Tebriz, direnmeden Osmanlılara teslim oldu. Osmanlı padişahı seferden dönerken Van'ı da aldı. Bu mağlubiyetlerden sonra Şah Tahmasb yağma ve saldırılar düzenleyerek kasaba ve köyleri yakıp yıktı. Erzincan'a kadar ilerleyen Şah Tahmasb, Osmanlı kuvvetlerinden çekindiği için Karabağ'a gitti.


Gürcistan'a seferler yapmaya devam eden Şah Tahmasb, 1552'de Osmanlı sınırları içinde kalan topraklara akınlar düzenledi. Bu gelişmeler Kanuni Sultan Süleyman'ı üçüncü kez İran üzerine yürümeye zorladı. 1553'te Halep'e giden Kanuni Sultan Süleyman, 1554 baharında Kars üzerinden İran topraklarına girdi. 1555'de iki ülke arasında Amasya antlaşması imzalandı. Şah Tahmasb ölümüne dek barışa bağlı kalarak dostluk ilişkisinin zedelenmemesine özen gösterdi. Sultan İkinci Selim'le de dost kalmaya çalışan Şah Tahmasb, hükümdarlığının son iki yılını ağır bir hastalıkla geçirdi.


1576 yılında Kazbin'de ölen Şah Tahmasb'ın yerine oğlu Haydar Mirza tahta çıktı. Bir gün sonra öldürülen Haydar Mirza'nın yerine, ikinci oğlu Şah İkinci İsmail tahta çıktı.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Haydar Mirza (1555 - 1576)


Şah Tahmasp I'in oğlu olan Haydar Mirza 1555 yılında dünyaya geldi. Kendisini çok seven babasınca veliaht ilan edildi. Tahmasp ölünce hükümdarlığının ilan ettiyse de (1576) saltanatı bir gün sürdü, kızkardeşinin kışkırtmasıyla öldürüldü.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Tuğrul Bey ( .... - 1063)


Selçuk Bey'in torunudur. Babası Mikail bir savaşta şehit düşünce Selçuk Bey tarafından Cend şehrinde yetiştirildi. Selçuk Bey'in vefatı ve amcası Arslan Bey'in Gazneli Mahmut tarafından esir edilmesi üzerine 1025'te Selçuklu hanedanının başına geçti.

Tuğrul Bey'in ilk yılları yurt aramakla geçti. 1034'te Şah Melik'e karşı ilk mağlubiyetini aldı ve 7 - 8 bin askerini kaybetti. 1035'te ilk büyük zaferini Gazne hükümdarı Mesud'a karşı savaşarak elde etti. Bu savaş Selçukluları mültecilikten kurtarıp ülke sahibi bir devlet haline getirdi. Tuğrul Bey, Nişabir'i payitaht seçip 1038'de ilk kez adına hutbe okuttu.

Daha sonra Gaznelilerle çeşitli tarihlerde savaşan Selçuklular Tuğrul Bey'in en önemli zaferi olan Dandanakan Meydan Muharebesi"yle yıkılma tehlikesini iyice bertaraf ettiler. Payitaht 1043'te Nişabur'dan Çağrı Bey'in komutanlarından İbrahim Yınal tarafından fethedilen Rey'e taşındı.1058'de Abbasi Halifesi "Cenab - ı Hakk'ın kendisine tevdi ettiği tüm ülkeleri Tuğrul Bey'e naklettiğini" bildirdi.

Tuğrul Bey 1060'ta Mısır Fatimilerini bir daha toparlanamayacak şekilde bozguna uğrattı. Bizans karşısında sürekli savunma durumunda olan İslam dünyası, Tuğrul Bey'le birlikte hücuma geçti. Bizans elindeki Anadolu'ya ilk giren Türk Sultanı da Tuğrul Bey oldu.

Tuğrul Bey'in amcası Musa Yabgu'nun oğlu Şehzade Hasan, 1048'de Zap Nehri kenarında Bizanslılara mağlup olmuştu. Bunun üzerine Tuğrul Bey tarafından gönderilen İbrahim Yınal ve Kutalmış, Bizans ordusunu Hasankale'de mağlup ve komutanlarını da esir etti.

Tuğrul Bey Erciş ve Bergri kalelerini fethederek Anadolu'nun kilidi olan Malazgirt önünde ordugah kurdu. Fakat Malazgirt, Tuğrul Bey'e nasip olmadı. Bağdat ve Rey'i imar eden Tuğrul Bey yakalandığı bir hastalık sonucu 5 Eylül 1063 tarihinde vefat etti.
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Hüseyin Baykara (1430 - 1505)


Hüseyin Baykara 1430 yılında Herat'da doğdu. Uzun süre Cürcah Mazenderan hükümdarlığı yaptı. Sonra Horasan'da da hükümdar oldu. Baba ve ana soyundan Timurlenk'e uzanır. Büyük babası Mirza Baykara ve babası Mirza Mensur'dur. 36 yıl süren hükümdarlığı sırasında halkın sevgisini ve saygısını kazanmıştı.


Hüseyin Baykara, hükümdarlık vasıflarının en güzeli olan adaletle yönetmek, şiire ve şairlere değer vermek, kültürü korumak ve memleketinde sulh ve ataletin yerleşmesine çalışmak gibi özellikleriyle yüksek bir insan ve büyük bir hükümdardır.


Hüseyin Baykara bilime, sanata ve sanatkarlara değer veren, onları koruyan, adaleti seven büyük bir Türk hükümdarıdır. Kendisi de kahraman bir savaşçı olduğu kadar güçlü bir şairdi.


Hüseyin Baykara sarayına bilgin, sanatkar ve şairleri toplayarak bir Baykara Meclisi kurmuştu. Onun sarayında Türk ve İran edebiyatı büyük bir gelişme yolu buldu. Meşhur Ali Şir Nevaî, Hüseyin Baykara'nın en yakın dostu ve veziri idi. Baykara Meclisinde ünlü Molla Cami de bulunurdu. Hüseyin Baykara kendisi de bir şairdi. Meclisü'l-Uşşâk adlı bir eseri ile bir divanı vardır. Bu divanda Türkçe ve Farsça şiirleri toplanmıştır.


Hüseyin Baykara, Herat'ı bir kültür çevresi haline getirdi. Birçok okullar açtı. Oraya uzak yerlerden toplanan öğrencileri koruyarak onları hazinesinden verdiği para ile okuttu. Zamanında bilim ve edebiyat parlak bir döneme girdi. Baykara, 1505 yılında öldü.

Bunu ilk beğenen siz olun

Hata Oluştu


> 1 <