Teşekkürler Tayyip bey!

TEŞEKKÜRLER TAYYİP BEY!

"Bu noktaya gelip gerçekleri görmeye başladığı için Recep Tayyip Erdoğan'a bir kez daha teşekkür ediyorum, başarılarının devamını diliyorum! "

Yazımın bu bölümüne Recep Tayyip Bey'e teşekkür ederek başlıyorum, çünkü burada yıllardır yırtınıyorum:

"AB bizi hiçbir zaman almayacak. AB bizimle oyun oynuyor, istediklerini yaptırıyor, Türkiye'yi her yönden sömürüyor. Bazen de bir elma şekeri uzatıp zaman kazanıyor."

Başbakan, partisinin Meclis Grubu toplantısında dün bu söylediklerimi doğrulamak zorunda kaldı. Bunca gecikmeden sonra gerçekleri görmeye başlamış olması fevkalade olumludur! Türkiye-AB ilişkileri konusunda (AB'ye seslenerek) aynen şöyle dedi:

"Kimseden iane beklemiyoruz. Hakkımızı istiyoruz. Eğer AB Türkiye ile ilgili bir olumsuzluk düşünüyorsa verin kararınızı. Biz de yolumuza (acaba hangi yola!) devam edelim.

Kendilerine de söyledik. Bakın diyoruz, kendinizi de yormayın, bizi de yormayın.

Ne enerji kaybedelim, ne para harcayalım."

Bu noktaya gelip gerçekleri görmeye başladığı için Recep Tayyip Erdoğan'a bir kez daha teşekkür ediyorum, başarılarının devamını diliyorum!

* * *

Birkaç gün önce AB'nin kuruluşunun 50. yılı görkemli törenlerle kutlandı. Bütün ülkeler çağrılmıştı. Aday ülke (!) Türkiye ise bu törenlere davet edilmedi. Bizimkiler çok sinirlendi. Nasıl olur da biz böyle incitici bir biçimde dışlanırdık!

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül bile açtı ağzını yumdu gözünü:

"Madem siz bizi istemiyorsunuz, biz de Türk halkına soralım bakalım, AB'yi istiyorlar mı!"

İş bu aşamaya geldi. Aslında Abdullah Bey de çok haklı. Muhalefetteki Fazilet Partisi milletvekili iken Meclis kürsüsünde AB'ye veryansın ediyor, "Bizi kapılarında kulübeye koyacaklar" diyordu. Dedikleri aynen çıktı. Kendisine de teşekkür ediyorum! Fakat iktidar olunca onların en büyük savunucusu kesildi.

AKP iktidarı, AB'yi kendi çıkarları doğrultusunda kullanmaya kalkıştı. AB emir verdi, onlar uyguladı. Yasalarımız altüst edildi. Bugün ülkemizde yaşanan ve inanılmaz boyutlara varan asayiş bozukluğu, AB'nin emirleri doğrultusunda çıkarılan o yeni yasalar yüzündendir. Suçlar karşısında polisin, savcının, mahkemelerin eli kolu bağlandı...

Ve AB standartlarına ulaştık!

Şimdi ağlaşıyorlar!

Emin ÇÖLAŞAN

Alıntı:

ŞanlıTürk::
AKP iktidarı, AB'yi kendi çıkarları doğrultusunda kullanmaya kalkıştı. AB emir verdi, onlar uyguladı. Yasalarımız altüst edildi. Bugün ülkemizde yaşanan ve inanılmaz boyutlara varan asayiş bozukluğu, AB'nin emirleri doğrultusunda çıkarılan o yeni yasalar yüzündendir. Suçlar karşısında polisin, savcının, mahkemelerin eli kolu bağlandı...

Soruyorum sana AKP hükümetinden önce ülkemizde asayiş çok mu iyiydi çıkarılan gerekli gereksiz aflardan falanda bahset biraz. Suçu kim işler suç işleme potansiyeli olan insanlar tuttular onları salıverdiler ondan sonra asayiş neden bozuldu diyosun. Birini suçluyosan tam belgeler koy ortaya mesela o yasaları.

Bunu Devlet Bahçeli çok iyi açılamış:

"Türkiye'de polis bölgelerinde 2006 yılı itibariyle meydana gelen asayiş olayı sayısı 785 bin'i aşarak 2002 yılına göre %260 artış göstermiştir.

Bu oranla devamı halinde 2007 yılı sonunda Türkiye çapında emniyet bölgesinde işlenecek suç sayısının 1 milyon 250 bin'i aşması beklenmektedir. Bu, her 60 vatandaşımızdan birinin, bir yıl içinde suça maruz kalacağını göstermektedir.

"Herkesin başına polis dikemeyeceklerini" söyleyerek sorumluluk almayan, ve "ayda bir iki olay, büyütmemek lazım" diyerek küçümseyen Başbakan'ın gafleti, suçları okullara kadar indirmiş durumdadır."

Devlet Bahçeli'nin çözümü ne olacak peki? Suçluları devlet adına suç işlemeye mi davet edecek?

insanları böyle suçlu olarak yargılıyamaz sınız devlet bunları böyle kullan mışsa bunların ayıbı değil devletin aybıdır devlet çözümü senelerdir böyle gördü şimdi neden dışlandı bunu sormak lazım dışarda asalaya kullandılar içerde pkkk ya neden bu insanların yaptılarını kimse konuşmuyor
bir şeyin hep kötü yönlerini görürseniz o sizin için kötüdür
senelerdir kürtler bize hep kötü gösterildi hep kötü bildik belki doru belki yenlış bunun yanında ereniler öyle o yüzden bilmeden konuşmamak lazım

"belki doğru/belki yanlış"

İşte insan edilgen olursa doğruluğuna yanlışlığına bakmadan takılıyor bir şeylerin peşine. Bahçelievler katliamını unutmadık. İnsanlar kendilerine kahraman gibi gösterilen çapulculara tapmaya devam etsinler bakalım.

Devlet kullanmışmış... Yahu koskoca devletin, istihbarat servisi mi yok, polisi mi yok, jandarması mı yok, özel harekat timi mi yok. Devlet aciz mi ki gidip çapulcuyu kullanıyor? Bırakın abi böyle lafları. Memleketten 100 yıl çaldı bu zihniyet.

Bence Tayyip Bey gibi bir ticaret adamı,ne de kimi şeyleri kullanarak halktan oy toplamaya çalışan diğer faşist,gerici vb. diğer zihniyetler bu ülkeye hiç yakışmıyor..AB 'e girseydik bizim için kötü mü olurdu..Bizi almak istemiyorlar diye biz de onları istemiyoruz! Biz Osmanlı'yız AB neymiş ki gibi birtakım yaklaşımlar bana çok komik geliyor,sanki o kadar dış borçtan sonra hala sağa sola rest çekmeye gücümüz varmış gibi..

Herkes kendi fikrini söylemekte özgür değil mi bu forumda..Sen de kendi fikrini söylemekte serbestsin..Benim yazılarımdan alıntı yapıp da saygısız bir üslupla bana karşılık vermeye kalkma bir daha,ayıp oluyor..Bu arada madem çok iyi bir devlet adamı,sen de neye dayanarak çok iyi bir devlet adamı olduğunu açıklarsın benimle lüzumsuz bir tartışma yapmak yerine..

Tayyip Erdoğan'ın belediye başkanlığı dönemde Cumhuriyet,Atatürk ve laiklik dışı konuşmalarını bilmeyen yok..Onlar geçmişte kaldı ben gelişerek değiştim gibi laflarla ve Amerika'ya verdiği sözlerle çok reklam yaparak seçildiğini de biliyorsunuz sanırım.Ortadoğu'da ve Batı'da bir Tayyip Erdoğan ismi var,İslamı pozitif bir unsur haline getirdi demişsin ve iyi bir devlet adamı olmasını bunlara bağlamışsın,ekonomik ve sosyal açıdan neler yaptı ondan bahset..Asıl gülünç olan sensin..